Türkiye'nin Yapay Zeka Yasası:
Tasarı, YZ’nin güvenli, etik ve adil kullanımını sağlamak için zorunlu ilkeler öngörüyor. YZ’nin hızlı gelişimi ve hızlanan uygulamalarında insan haklarına saygı duyulmasını sağlamak için kılavuz ilkeler içermektedir. Teklif, tasarının aşağıdakiler için geçerli olduğunu belirtmektedir;
- Sağlayıcılar
- Dağıtıcılar
- İthalatçılar
- Distribütörler
- YZ sistemlerinden etkilenen bireyler
AB YZ Yasası ve Türkiye’nin yasa tasarısı, YZ operasyonlarına risk temelli bir yaklaşım getirerek insan haklarını korumayı amaçlasa da, tanımlar, yüksek risk sınıflandırması ve cezalar konusunda farklılıklar sıralanabilir.
AB Yapay Zeka Yasası | Türkiye'nin Faturası | |
Yapay Zekanın Tanımı |
|
|
Kapsam | Sağlayıcılar ve distribütörler şunları içerir:
| Sağlayıcılar ve distribütörler şunları içerir:
|
Risk Düzeyleri |
|
|
Yaptırımlar |
veya
|
veya
|
Tasarının İnsan Hakları Üzerindeki Etkileri
- Sistemlerin güvenilirliğini, dayanıklılığını ve güvenliğini sağlayarak ve olası tehlikeleri önceden tespit edip önleyerek güvenlik hakkını korumak.
- YZ sistemlerinin işleyişi ve karar alma sürecinde gözetilen kriterler hakkında kapsamlı açıklamalar sağlayarak YZ karar alma süreçlerinde şeffaflığın tesis edilmesi.
- Cinsiyet, yaş, ırk, din, etnik köken gibi faktörlere göre otomatik olarak yanıt üretmeyen ve tüm bireylere eşit davranan adil yapay zeka sistemleri sağlamak için ayrımcılık yasağını kabul etmek.
- Etkilenen bireyler ve topluluklar için etkili çözüm hakkını ele almak üzere insan hakları üzerindeki olumsuz etkilerden sorumlu olanlara karşı hesap verebilirliğin sağlanması.
- Gizliliğin sağlanması ve kişisel verilerin kullanımının sınırlandırılması için gerekli tedbirlerin alınması yoluyla özel yaşam hakkının korunması.
İş Dünyası ve İnsan Hakları Perspektifinden Yapay Zekanın Yükselişi
Yapay zeka sistemlerinin kullanımı, BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkelerinin(UNGPs) onaylanmasının ardından hızlı ve yenilikçi bir teknolojik gelişme olarak ortaya çıkmıştır.
Devletin insan haklarını koruma görevi, şirketlerin insan haklarına saygı gösterme sorumluluğu ve mağdurlar için çözüm yollarına erişim sağlanması olmak üzere üç ayağı kapsayan UNGP’lerin uygulanması, tedarikçilerin, üreticilerin ve tüketicilerin işlevlerinin sıklıkla üst üste geldiği ve iç içe geçtiği tedarik zincirindeki geleneksel rollerin öngörülemezliği ve belirsizliği nedeniyle YZ sistemlerinin belirli özelliklerine göre uyarlanmalıdır.
İnsan Hakları ve Çevresel Durum Tespiti ile Paydaş Katılımının Bütünleştirilmesi
- Devletler, UNGP’ler kapsamında devletin insan haklarını koruma görevini yerine getirmek için, gerekli mevzuatı oluşturarak şirketlerin insan haklarına saygı gösterme yükümlülüklerinin bir parçası olarak insan hakları ve çevresel durum tespiti(HREDD) süreci yürütmelerini sağlamalıdır. Bu süreç, düzenli risk değerlendirmelerinin yapılmasını ve şikâyet mekanizmalarının uygulanmasını içeren bir risk yönetimi ve raporlama sistemini içerir.
- Ayrıca, paydaş katılımı İKGED’de hayati önem taşıdığından, devletler YZ’nin bireyler ve topluluklar üzerindeki etkilerini değerlendirmek ve azaltmak için yeni mevzuat oluştururken YZ operatörleri ve STK’lar ve insan hakları savunucuları gibi diğer paydaşlarla etkili açık iletişim kurmalıdır.